En köklü online reklam ve tanıtım yöntemlerinden biri olan affiliate pazarlama bugün dünyanın her bir köşesinde sayısız reklamveren ve yayıncının iş birliği ile büyümeye devam ediyor. Dijital dünyayla az çok ilgisi olan hemen herkesin affiliate’i duymuş olması, bu konuda çok şeyin konuşulmasına da neden oluyor.

Özellikle sektörün içinden yayıncılar, reklamverenler ve affiliate ağları tarafından söylenenlerin önemi büyük ama bunlarla beraber ortaya çıkan bazı şehir efsaneleri bu alana yeni adın atmaya hazırlananların yanlış bilgilenmesine de neden olabiliyor.

İşte affiliate pazarlama ile ilgili muhtemelen daha önce en az bir kez duyduğunuz 5 şehir efsanesi…

Yaklaşık 20 yıllık bir geçmişe sahip olan affiate pazarlamanın bir geleceği olup olmadığı dönem dönem ortaya atılan ve üzerine konuşulan konulardan biri. Kişisel tecrübeler tabi ki önemli ama bu konuda yorum yapmak için konuya biraz daha geniş bir açıdan baktığımızda affiliate’in büyüyen alanlardan biri olduğunu görüyoruz.

Her şeyden önce Forrester’ın araştırmasına göre tüketiciler alışverişleri için affilaite yayıncılarının sitelerinde ortalamanın üzerinde zaman harcıyor ve istatistiklere göre markalara yeni müşteri kazandırmak için en önemli kanallardan biri. Bu sırada eMarketer özellikle lüks tüketim markalarının affiliate pazarlamaya ayırdıkları bütçelerini artırıyor ve affiliate’i var olan pazarlama çalışmaları içerisinde daha üst sıralara taşımaya başlıyorlar.

Markaların genel anlamda talepleri affiliate üzerinden daha fazla satış yapabilmek ve müşteriler de kendilerine yol gösterecek yayıncıların sitelerine daha çok vakit geçirmeye eğilimli. Durum böyle olunca da affiliate’in önümüzdeki dönemde de büyümesini artıracağını görmek zor değil.

Bununla beraber affiliate yayıncılığı risksiz bir kazanç anlamına geldiğini iddia etmek de doğru değil. Yayıncıların mal almadıkları, stok tutmadıkları için ekonomik olarak ciddi bir risk almadıkları düşünebilir ve bu açıdan da doğru bir yaklaşım olur.

Fakat affiliate yayıncıları ancak kampanyada tanımlanmış olan aksiyon gerçekleştiğinde para kazanıyorlar. Bunu sağlayabilmek için de yayıncılar para olmasa da, daha önemli bir şeyi zamanlarını ve emeklerini harcıyorlar. Kaliteli içerikler hazırlamak, arama motorlarının seveceği siteler hazırlamak, doğru hedef kitleye ulaşmak ve topluluk yönetimi yapmak nereden bakarsanız bakın bir vakit gerektiriyor ve yayıncıların riski işte bunlara ayırdıkları zaman.

Affiliate başarılı olmak için size en uygun kampanyayı seçebiliyor olmanız önemli. Örneğin eğer bir oyuncak markasının affiliate kampanyasını yayınlıyorsanız sizin sitenizin toplam kaç kişi tarafından ziyaret edildiği değil, ziyaret edenlerin arasında kaç potansiyel alıcı olduğu çok daha önemli. Yani affiliate yayıncıları için çok trafik değil, kaliteli trafiğin daha önemli olduğunu unutmamak gerekiyor

Hemen hemen tüm büyük markalar affiliate kampanyaları düzenliyor ve çok önemli başarılar sağlıyorlar. Fakat affiate pazarlamadan faydalanabilmek için büyük bir marka olmak zorunda değil. Daha düşük bütçelere sahip veya markaları daha az tanınmış reklamverenler de affiliate kullanıyor ve hedefleri doğrultusunda önemli başarılar yakalayabiliyorlar. Üstelik genel anlamda reklam bütçesi daha düşük olan bu markalar için ayrılan bütçe karşılığında nelerin elde edileceğinin en baştan belli olması önemli bir avantaj.

Affiliate ile yeni tanışanlar için öğrenilmesi gereken terimler veya sistemler ilk bakışta zor gibi görünebilir. Fakat bu konuda çalıştık ve araştırdıkça aslında affiliate pazarlamanın en basit ve pratik yöntemlerden biri olduğunu görebilirsiniz.

Affiliate pazarlamaya başlamak konusunda kafanıza takılan her konuda ReklamAction da yanınızda. Gelin siz de hesabınızı şimdi oluşturun ve lider affiliate ağı ReklamAction’ın profesyonel desteği ile zaman kaybetmeden kazanmaya başlayın…

Tagged in: